Geleneksel Evler


      Gerek iklim ve coğrafyanın, gerekse zengin sosyo-ekonomik yapının geliştirdiği nitelikli evlere sahiptir Tarsus. Fakat zaman içinde hem geleneksel konut tipini, hem de bunlar üzerindeki kendine has çizgilerini yitirmiştir. Ayakta kalanların büyük bir çoğunluğu ise son yüzyıl içinde ve dönemin çok kültürlülüğü ile şekillenmiş örneklerdir. Koruma kullanım dengesi ve miras gibi kişisel nedenlerden dolayı bunların ayakta kalmaları her geçen gün daha da zorlaşmaktadır. Tüm bunlara rağmen yine de geleneksel konut çeşitliliğinin Çukurova’da önemli ölçüde korunabildiği özel yerlerden biridir Tarsus.



     Söz konusu Tarsus evlerinin hemen hepsi eski şehir surlarının içinde kalan ve bugün isimlerini büyük oranda korumuş olan Cami-i Nur, Tekke, Sofular, Kızılmurat, Tabakhane, Şehit Kerim ve Eski Ömerli gibi tarihi mahallelerde yer almaktadır. Ne var ki evler kısmen koruma altında olmasına rağmen yeni açılan yollar ve imar düzenlemeleri bir bölümünü yıkmış, bir bölümünü de çevresinden koparmıştır. Sağlam kalabilenlerse, özellikle son yirmi yıl içerisinde, ihtiyaçlara göre büyük değişiklikler geçirmiş, iç bölümlerinde mutfak, tuvalet, banyo gibi eklentiler ortaya çıkmıştır. Dış görünümleri taş olduğu için  korunmuş, ancak toprak örtülü damları loğlama zorluğuyla kiremit ya da çinko ile kaplanmıştır.


      Dar sokakların her iki kenarına sıralanmış evlerin mimarisinin oluşumunda taş, kerpiç ve ahşabın büyük bir uyum içerisinde kullanıldığı görülmektedir. Sokağa dik ya da paralel yerleştirilen iki plan tipine sahip Tarsus evlerinde genelde alt katlar “işlik” olarak düşünülmüştür. Bu bölümleri oluşturan duvarlar, kapılar dışında genelde sağırdır. İç Anadolu bölgesinde hayvan beslemek için düzenlenen bu katlar yüksek tutulmuş, Çukurova’nın ürününü, özellikle de fazla hacimli pamuğu depolamaya elverişli hale getirilmiştir. Bugün yörede “mağaza” adı verilen bu geniş depoların ara kat şeklinde bölünerek, çoğalan hane halkına yeni mekanlar elde edildiği ise Tarsus’ta sık karşılaşılan bir durumdur. 


     Yine her evde mutlaka küçük ya da büyük bir avlu yer almıştır. Yaşamın büyük bir bölümünün geçtiği, dolayısıyla günlük işleri ve yapıyı organize eden bu açık mekanlar yüksek duvarların ardında olmasına rağmen ferahtır ve genelde küçük bir bahçe görünümündedir.

    Öte yandan Tarsus ev geleneğinin en etkileyici yanı kapılarıdır. İç bölümlerdeki sadeliğe karşın girişlerdeki yoğun süsleme tüm doğuda olduğu gibi geometrik ve bitkisel desenlerle zenginleştirilmiştir. 
............................................................................................................